Uçan ve yürüyen pekçok haşere; yüzyıllar boyunca gerek vektör olarak taşıdıkları bulaşıcı hastalıklar,gerek doğrudan etkiler (ısırma,kaşındırma vs.) ve gerekse oluşturdukalrı ekonomik zararlar nedeni ile insanları rahatsız etmişlerdir.
Özellikle haşerelerin neden olduğu veba,sıtma,tifus gibi hastalıklar sonucunda oluşan toplu ölümler çoğu büyük savaşlardaki toplam insan kayıplarından çok daha fazla olmuştur.Bununla
birlikte oluşan ekonomik kayıplar hem bir ülkedeki halkı hem de turizm sektörünü büyük ölçülerde etkilemiştir.
1940'lı yıllarda DDT'nin (böcek ilaçlama) keşfi ve insektisidal (böcek öldürücü) etkisnin belirlenmesi ile başlayan bilimsel Vektör Kontrol Çalışmaları,günümüzde de değişik kuruluş ve organizasyonla
tarafından önemle sürdürülmektedir.
Uluslar arası kuruşular (WHO,UNDP,EPA vs.) tarafından desteklenen Sıtma Eradikasyon Programları gibi başarılı projelerin uygulanması ile birçok vektöriyel hastalık kontrol altına alınmıştır.Ancak daha sonra çevresel,biyoljik ve yönetsel faktörlerin etkisi ile Halk Sağlığı
Zararlısı vektörler ve bunların neden olduğu bulaşıcı hastalıklar devam etmektedir.
Ülkemizde Yasa ve Yerel Yönetimlere verilmiş kent sınırları içerisindeki Vektör Kontrol Hizmetleri 1980'li yıllardan itibaren yapılmaktadır.Ancak bu hizmetlerin tamamen bilimsel temellere dayandığını ve en önemlisi sonuçta değerlendirmenin yapılabildiğini söylemek zor,zaman zaman da imkansızdır.
Yerel Yönetimler faaliyet raporlarında Çevre ve Halk Sağlığı'na yönelik bu hizmetlerini sadece
alınan şikayet sayıları ve harcanan bütçe verileri (personel,ilaç,ekipman alımı v.s.) ile ifade edebilmektedirler.